meditatif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
meditatif etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Haziran 2020 Salı

Bilgen'in Makrome Sanatı Üzerine

Bilgen'in Makrome Sanatı Üzerine Röportajım






Bilgen Tuğcu, ortaokulda öğrendiği makrome yapımına üniversiteden sonra kırtasiye işlettiği zamanlarda para karşılığı yapmaya başlar. 5500 düğüm arka arkaya attığı da olur söktüğü de...






Oya Erkan – Yaptığın bilekliklerle ilgili hikayeni bize anlatır mısın?

Bilgen- Tabi ortaokulda başladım. Ev ekonomisi dersinde sınıfta şu meşhur saksılık yaparak öğrendim.  Uzun yıllar sadece kendime devam ederken eşimle köy okulunun karşısına açtığımız kırtasiyede çocuklara öğretmenlerine uygun fiyatlı bileklikler yapma fikriyle ‘elimdeki malzemeyle daha nasıl geliştirebilirim?’ sorusu üstüne araştırıp bugünkü haline evirdim. 


O.E – Çok emek vererek yaptığını görüyorum. Ne kadar sürüyor?

B.T – Elim hızlı olmasına rağmen bu küçük düğümlerden yaklaşık olarak 4000 tane atacağım. Haliyle 4 saatten fazla bir zamanımı alıyor.

O.E – Sana göre dinlendirici bir tarafı var mı?

B.T – Benim için meditasyon gibi sadece yaptığım işe odaklanıyorum. Devamlı dikkatli olmak lazım. Kafanızda başka bir şey olduğu zaman bilekliğe odaklanamazsınız. Başladığımda ara vermeden saatlerce devam ediyorum tabi bu yüzden meditatif bir hali var diyebilirim. Makrome bana sabırlı bir insan olduğumu gösterdi. 



O.E. Sosyal Medya ile tanınır oldun. Hatta bir dizide bile bilekliğin oynadı diye hatırlıyorum. Dünyanın nerelerine bileklik gönderiyorsun? Yabancı dil bilmenin de avantajı var mı?


B.T – Evet. ‘Kalk Gidelim’ Dizisinde ‘Veldu’ bilekliğini sipariş ettiler. Avustralya’dan Suudi Arabistan’a, Fransa, İngiltere’ye kadar    gönderdim. Küreselleşme gerçekten muazzam bir şey ürettiğin ürünleri dünyanın her yanına çok pratik bir şekilde gönderiyorsun. Yabancı dil bilmenin çok faydası var.

 O. E- Bence yaptıkların sanat eseri çünkü kendi tasarımlarını yapıyorsun.

B.T -Sadece düğüm atmak değil tabi tasarımları da bana ait. Renk seçimleri desenleri aynı zamanda özel şekil ya da yazı  isteyenlere yapabiliyorum. Bu Batı’da daha yaygın bir gelenek. ‘Friendship’ bileklik olarak geçiyor. Güney Amerika’da da kadınlar ve erkeklerin el sanatlarından. Tabi her kültürün kendi tarzı ve malzemesi değişebiliyor. Derya deniz bir alan...


O.E -Anladığım kadarıyla geldiğin noktadan memnunsun. Makromede gelecekle ilgili bir planın var mı?

B. T – Açıkçası şuan hayatımda makrome konusunda tam da  gelmek istediğim noktadayım. Ben bir insanım. Üretebildiğim ürünün az önce bahsettiğim gibi, yapımı ortalama  4 -5 saat sürdüğüne göre gerisini varın siz hesaplayın.  Bir kişi olarak bundan daha hızlı istesem de olamam. Kaldı ki istemiyorum. 

O.E – Başka senin eklemek istediğin bir şey var mı?

B.T – Annem ben çocukken bana şişle örgüyü de öğretti onunla günlük olarak daha çok şey üretebiliyorsun. Örneğin kazak, çanta rahatlıkla kullanabileceğin şeyler üretebiliyorsun. Makromenin yeri benim için çok başka. Nispeten daha hafif ve kolay bulunabilir malzemeyle gidebileceğin her yere götürebildiğin bir el faaliyeti oluyor sana. Bunu arkadaşlarınla konuşurken de yapabilirsin bir akşam muhabbetinde çay kahve içerken; ama bir masa örtüsü ya da battaniye örerken öyle olmuyor Taşınabilir olması benim için her zaman aşkla sevmemin sebeplerinden biri. 

O.E – Değerli vaktini bana ayırdığın için çok teşekkür ederim Bilgen. Bilgen’i takip etmek isteyenler bilgenshandmade ismiyle instagram da bulabilirsiniz

B.T – Ben de teşekkür ederim Oya sana. 

Bilgen'İn İnstagramı için buraya tıklayabilirsiniz.