1 Mayıs 2016 Pazar

Öfke Özgürlüğüm


Beden Asla Yalan Söylemez

'Birine öfkelenme özgürlüğümüz yoksa onu sevmeyi seçemeyiz. 

Sevmeme özgürlüğümüz olmayan birini gerçekte(n) seçemeyiz. 

Birine karşı hissettiğimiz duygu' ona karşı hissetmemiz gerekenler' diye önceden tarif edilmişse, onunla meselemiz bitmeyecek, hatta başlamayacaktır bile. 

Gerçek hayatta 'böyle hissetmem lazım!' diye bir şey yoktur çünkü hisler ne yöne gideceklerini gerekliliklere sormazlar. Hiçbir 'gerçek' ve olgun ilişki özünde nesnel değildir. özneler 'gerçek' paylaşımlarını nesnellik üzerinden kurmazlar. 

Kabullenme özgürlüğümüz olmayan ger duygu dışarıya akamayan bir irin gibi bedenimizi ve ruhumuzu ele geçirir. İçimize hapsettiğimiz her duygu aynı zamanda içimizi hapseder.

                                                                                                                                       Alice Miller 


Elime tesadüfi geçti dersem yeridir; aldığım bir kitap değildi. Okuduktan sonra ise ne kadar değerli olduğunu bunun tesadüf olmadığını gördüm. Ben okuduktan sonra 3 arkadaşım daha okudu ve hepsinde aynı şey oldu. Yaşamımızda anlam veremediğimiz öfkelerimiz, hastalıklarımız, bizi bitiren o iç sesin bizim iyiliğimiz için bir uyarı olduğunu anladığımız kitapta, insanın ruhunda kasırga gibi sorgulama başlıyor. okuyun,okutun. 

Siz toplum tarafından şöyle bir öğreti ile yaşıyorsunuz diyor bu abla

Size acı vermiş, zihinsel ve bedensel ( bu çocukken yediğiniz bir tokat bile olabilir) insanlar ,aslında kendi savunmanızı yıkabilir. Eğer onlara gereken tepkiyi vermezseniz bedeniniz size tepki olarak alerjiler, baş ağrıları, depresyon gibi şeylerle o insana karşı savunma yapmanız gerektiğini söyler. Bedenin hafızası hiçbir şeyi unutmaz hele ki size acı vermiş biri ile yaşamaya devam ediyorsanız ve ona tepki vermemişseniz hastalanmaya mahkumsunuz. O toplumsal öğretileri tanımaz yani ' bu benim annem ya da o beni seviyor beni döverken haklıydı' gibi  cümleleri beden tarafından algılanmaz. Eğer o kişi ile bir yüzleşme yaşamazsanız vücut devamlı bir gerginlik yaratarak sizi o kişiden uzak tutmaya çalışır. 

Neyse kitabı okuduktan sonra bugüne kadar yuttuğum şeyleri düşününce gerginliklerime ve bedenime bayağı hak verdim.

4 Kasım 2015 Çarşamba

Geceyi Gündüze Çeviren Adam

 geceyi gündüze çeviren adam.... alternatif akım sayesinde evlerimizde elektrik elde ederiz. kendisi sadece alternatif akımı bulmamıştır... icatları ve fikirleri hala tarihin ilerinde olan bilim adamı... ayrıca edison un kendisini çalıştırıp yeni patentlerinin üstüne yatıp dolandırmasını da kınıyorum. paraya bu kadar yakın olup bilimi seçmesinden yana tesla benim baş kahramanlarımdan biridir.

'para insanların kendine biçtiği kıymete hayiz değildir. benim bütün param deneylere yatırılmıştır. bunlarla keşiflerde bulunup insanoğlunun yaşamını biraz daha kolaylaştırmasını sağlıyorum. ' nicola tesla

ayrıca belgeselini izlemek isteyenler için 

https://www.youtube.com/watch?v=_ejUYwfWK0U

13 Şubat 2015 Cuma

Organik Limon

İnternet sitesinde kanserli birisi organik limon sormuştu, ben de kendisine bahçemden gönderebileceğimi yazmıştım.  Bir anlık kararla o kişiye limon gönderme isteğim evren tarafından sanırım kutsanarak limonları satmama neden oldu. Bu yazımı okuyan bir çok kişi bana siparişle döndü. İnternet üzerinden olduğu için güven duygusunu ön planda tutarak limonları önce gönderip sonra ödemesini almayı da ihmal etmemek insanlarla aramda bir bağ oluşturdu. 
Şehirler arası kahve sözlerimizi aldık. :) 
Şimdi organik ürün satışlarımı yaptığım her an huzurlu ve mutlu hissettiğim için evrene şükür ediyorum... 

Not: (Hediye paketinin içinde ise bahçemden olan portakallarla yaptığım  Dilim Reçelim)