27 Ekim 2013 Pazar

Bir İki Üç... TIP

Bizimde yolumuz Çapa Tıp Fakültesinden geçecekmiş. Size buradan bahsedeyim. Burasi Capa Tibin en agir vakalarin oldugu bina..Bizim odadan bile 2 bebegi kaybettik. Bizim diyorum cunku hic tanimadigimiz innsanlarla yogun bakimin onunde simsiki sarilarak guc kazaniyoruz. Doktorlar cok yogun acil vakalar,ogrenciler ve biz cildirtan meraklo hasta yakinlari ( yogunbakim kapisinin deligi olmadigina sukrediyorum). Meleklerin bir meslegi olsaydi doktorluk olurmus. Bu meslege bir daha hayran kaliyorum. Ilk gunler toyluguma geldi. Aglayan hasta kucuk cocuklari anca oyunlarla guldurebildim. Eve ugradigimda ilk is kuru boyalari cantaya atmak oldu. Cocukluk ne guzel sey agir bir kalp ameliyatinin agrisini bir kuru boya unutturuyor. Yatakta hemen gulumseyip dikelip cizmeye basliyorlar. Serviste ameliyat oncesi salya sumuk aglamali vakalarda da cozum boya ve not kagidi. Ise yaradigini gordukce bunu abartip isin icine pano falan sokan dusuncelerimi de bashekime soksam mi ? Neyse annem durumu tam yirtmamisken kovulmamak lazim. Kalp Hastasi Tosyali Zuluf Teyze ve cok guzel firinda tavuk yapan esi Mustafa Amcanin koyune davet edilmekten oturu de ayri bir gurur icindeyim. Gunlerden beri
Telefonla, mesajla , ne diyecegini bilemeyip dusunce yoluyla ulasan ve bulasanlara selam ederim. Cantalarimizda kucuk bir boya seti ve not kagidi bulundurmak biz subyansizlara farz olmustur bunu da itelemekten mutluluk duyarim. Yas almislari guldurme, kizgin hemsire puskurtme, hastabakici içinden başhekim ruhu cikarma ayin kürlerimi sonraki yazimda paylasacagim.... Sevgili gonul dostlari...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder